1 Aralık 2019’da Çin’in Hubei Bölgesi’nin başkenti Vuhan’da ortaya çıkan virüs salgını, hızla dünyaya yayılmıştır. Kişiden kişiye bulaşabilen virüs, SARS-COV2 (Covid-19) olarak adlandırılmış, yaşanan gelişmelerin sonucunda 11 Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü’nce pandemi ilan edilmiştir.
Pandemi ilanı ile birlikte, dünyanın çoğu ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de vakalar ve can kayıpları yaşanmış, kısıtlamalar ve sıkı önlemler devreye alınarak salgına karşı amansız bir mücadele başlatılmıştır. 9 Temmuz 2021 tarihi itibarıyla DSÖ’nün verilerine göre dünya çapında onaylanmış vaka sayısı 184 milyonu aşmış, 4 milyondan fazla kişi hayatını kaybetmiştir. Aynı kaynağa göre, 7 Temmuz 2021 itibarıyla dünyada uygulanan aşı adedi 3 milyar dozu aşmıştır.
Türkiye güçlü sağlık sistemi ve modern altyapısı ile pandeminin ilk dalgasını görece az kayıp ve düşük toplam hasta sayısı ile geride bırakma başarısı göstermiştir. Eşi benzeri görülmemiş bir küresel krize dönüşen pandemi, dünyada olduğu gibi ülkemizde de üretimin yavaşlamasına yol açmış, tüm sektörlerde iş süreçleri derinden etkilenmiştir. Hükümet bu süreçte istihdamın korunmasını, ekonomik ve ticari döngünün eksiksiz çalışmasını ve ekonomik istikrarın sürdürülmesini öncelikleri olarak belirlemiştir. Ayrıca ülke çapında bireysel ve kurumsal eksenlerde büyük katılım sağlanan bir destek kampanyası da başlatılmıştır.
Maske, mesafe ve hijyen temelinde tasarlanan virüsten korunma/savunma mekanizması, bireysel ve kurumsal bazda hızla hayata geçirilirken uzaktan çalışma, vardiya düzenlemeleri ve sosyal yardımlaşma programları etkin bir şekilde ve Türkiye çapında uygulamaya alınmaya başlamıştır.
Küresel sağlık krizinin günlük hayatı etkilemenin ötesinde küresel ekonomiye de büyük darbe vuracağı açıktır. IMF, Haziran 2020’de yayınladığı Küresel Ekonomik Görünüm Güncellemesinde, dünya ekonomisinin pandemiden öngörülenden çok daha fazla etkilendiğini ifade ederek, 2020 yılı büyüme öngörüsünü %-4,9 olarak güncellemiştir.
Türkiye’nin ticari araç üreticisi Anadolu Isuzu, pandemi koşullarında proaktif bir yaklaşım sergileyerek, Covid-19’a özel bir yönetim yaklaşımı benimsemiş, aldığı önlemleri ve iş birliği çalışmalarını hızla hayata geçirmiştir.
Anadolu Isuzu konuya olan hassasiyetini, insan odaklı yönetim şekli ve üyesi olduğu topluma duyarlılığı ile çalışanlarını, paydaşlarını korumak ve topluma olan sorumluluğunu eksiksiz yerine getirmek için yeni uygulamalar geliştirerek somutlaştırmıştır.
Çalışanlar Anadolu Isuzu’nun varlığının teminatıdır. Bu bilinçle hareket eden Şirket, pandemi gerçeğini sürdürülebilirlik ve İSG perspektiflerinde değerlendirerek, çalışanlar arası bulaş riskini en aza indiremeye odaklı çok sayıda tedbiri hayata geçirmiştir. Bu tedbirler arasında aşağıdakileri sayabiliriz:
Anadolu Isuzu, değer zincirinin temel unsurlarından biri olan iş ortakları ile pandemi süreci boyunca yakın bir iş birliği içinde çalışmıştır. Bilinçlendirme ve algı geliştirme çalışmalarının yanında, çevrimiçi eğitimler ve teknik destek de sunulmaktadır.
Söz konusu çalışmalar arasında;
yer almaktadır.
Anadolu Isuzu, üyesi olduğu toplumla ilişkileri kapsamında, sağlık çalışanlarından araçların son kullanıcılarına kadar geniş bir yelpazede değer paylaşımına ve geliştirme çalışmalarına odaklanmıştır.
Anadolu Isuzu, tüm iletişim kanallarını pandemi konusundaki farkındalığı ve algıyı artırmaya odaklı olarak kullanmaktadır.
Pandemi koşullarının önümüzdeki dönemde de hayatımızı etkileme olasılığını göz önünde bulunduran Anadolu Isuzu, insan odaklı yönetim şekli ve üyesi olduğu topluma duyarlılığı ile koruyucu, önleyici ve geliştirici çalışmalarını insan, iş yeri ve değer zinciri eksenlerinde sürdürecek, gerekli durumlarda yeni tedbirleri hayata geçirecektir.